Küresel piyasalarda, Amerika Merkez Bankasının (Fed) gevşeme periyodunun hızını yavaşlatabileceğine yönelik endişeler ve Orta Şark’da idame eden gerilimin etkisiyle geçen hafta komplike bir seyir izlenirken, gözler Avrupa Merkez Bankasının (ECB) ürem sonucuna çevrildi.
Bir süredir Amerika’de enflasyonist baskıların enerjisini yitirdiğine yönelik artan emniyet, açıklanan enflasyon verilerinin peşinden yerini davranışlarında ölçülü duruşa bıraktı.
Resesyon korkuları sürüyor
Amerika’de açıklanan enflasyonun beklentilerin üstünde gerçekleşmesinin peşinden Fed’in gevşeme periyodunun hızını yavaşlatabileceğine yönelik endişelerle komplike bir seyir izleniyor.
Uzun zamandır idame eden yüksek ürem periyodunun resesyonla sonuçlanıp sonuçlanmayacağı endişesi de varlığını koruyor.
Enflasyon verileri seyredildi
Ülkede açıklanan Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), eylülde aylık bazda yüzde 0,2 ve senelik bazda 2,4 ile beklentilerin üstünde artış kaydetti. Analistler, açıklanan enflasyon verileri daha sonra Fed’in ürem tenzilat hızına yönelik değişimler olabileceğini belirterek, ülkede açıklanacak makroekonomik verilerden alınacak sinyallerin öneminin daha da arttığını bildirdi.
Ülkede, Müstahsil Fiyat Endeksi (ÜFE), eylülde aylık bazda değişiklik göstermeyerek beklentilerin altında gerçekleşirken, senelik bazda yüzde 1,8 ile tahminlerin üstünde arttı.
İstihdam verilerinde kasırga tesiri
Amerika’de ilk defa işsizlik maaşı başvurusunda bulunanların sayısı 5 Ekim ile sonlanmış olan haftada 258 bine yükselerek piyasa beklentilerinin üstünde gerçekleşti. Böylece, işsizlik maaşına başvuranların sayısı, Ağustos 2023’ten bu yana en yüksek seviyesini kaydetti.
İşsizlik maaşı başvurularındaki artışta Helene Kasırgası ile işçi grevlerinin de kısmen müessir olmuş olabileceğini kaydeden analistler, Amerika’nin Florida eyaletinde müessir olan Milton Kasırgası’nın da önümüzdeki haftalarda istihdam verilerini etkileyebileceğini söylemiş oldu.
FOMC’de işsizlik ve enflasyon tartışmaları
Amerika’de Michigan Üniversitesince ölçülen tüketici emniyet endeksi, ekimde 68,9’a gerileyerek piyasa beklentilerinin altında gerçekleşti.
Bunun yanı sıra Fed tarafınca açıklanan Federal Aleni Piyasa Komitesinin (FOMC) 17-18 Eylül’de düzenlenen toplantısına ilişik tutanaklarda, banka yetkililerinin “önemli bir çoğunluğunun” siyaset faizinin 50 baz puan düşürülmesini desteklediği bildirildi.
Tutanaklarda, ekonomik gelişme kuvvetli ve işsizlik düşük kalmaya devam ederken enflasyonun hala bir miktar yüksek olduğuna dikkati çeken birtakım yetkililerin görüşmede siyaset faizinin 25 baz puan indirilmesinden yana olduğu aktarıldı.
Fed’in tutanaklarında, “Neredeyse tüm yetkililer enflasyon görünümüne ilişkin yukarı yönlü risklerin azaldığını, istihdama ilişkin aşağı yönlü risklerin arttığını belirtti.” ifadesi kullanıldı.
Fed yetkililerin açıklamaları mercek altında
Fed yetkililerinden gelen açıklamalar da takip edilirken, New York Fed Başkanı John Williams enflasyon baskılarının hafiflemeye devam etmesiyle daha çok ürem indirimi beklediğini söylemiş oldu.
Atlanta Fed Başkanı Raphael Bostic ise ekonomik görünümün iyi mi gelişeceğine bağlı olarak bankanın gelecek ayki toplantısında ürem oranlarını çeyrek puan düşürmeye ya da durağan(durgun) tutmaya aleni bulunduğunu açıkladı.
Dallas Fed Başkanı Lorie Logan, bankanın geçen ay meydana getirdiği 50 baz puanlık ürem indirimini desteklediğini sadece enflasyona yönelik hala yukarı yönlü riskler bulunduğunu ve ekonomik görünüme ilişik belirsizlikler de göz önüne alındığında düzgüsel siyaset duruşuna daha kademeli bir halde geri dönmenin müsait olabileceğini açıkladı.
Minneapolis Fed Başkanı Neel Kashkari de risk dengesinin yüksek enflasyondan yükselen işsizliğe doğru kaydığını bildirdi.
Pay ve sektör bazlı oynaklığı artırabilir
Küresel piyasalarda, Fed’in gevşeme periyodunun hızını yavaşlatabileceğine yönelik endişeler ve Orta Şark’da idame eden gerilimin etkisiyle geçen hafta komplike bir seyir seyredildi.
Bu gelişmelerle, Fed’in önümüzdeki ay siyaset faizini durağan(durgun) tutabileceğine ilişik ihtimaller fiyatlamalara dahil olsa da sene sonuna kadar yapılacak iki görüşmede da 25’er baz puanla toplamda 50 baz puanlık tenzilat yapacağına yönelik beklentiler kuvvetli kalmaya devam ediyor. Analistler, şirketlerin finansal neticelerinden alınacak sinyallerin piyasalarda pay ve sektör bazlı oynaklığı artırabileceğini açıkladı.
Dev bankaların bilançoları açıklanmaya başladı
Kurumsal tarafta Alphabet’in hisseleri, Amerika’nin tekelleşmeyle suçlamış olduğu arama motoru Google’ı birtakım uygulamaları ve hizmetlerini “satmaya zorlamaya” hazırlandığına dair haberlerin peşinden yüzde 2,40 kıymet yitirdi.
Boeing’in hisseleri de firmanın eylül ayının ortasından bu yana grevde olan yapınak işçileri için meydana getirdiği yüzde 30’sevinç zam teklifini geri çekmesi sonrası yüzde 2,57 düştü.
JPMorgan Chase ve Wells Fargo’nun net karları üçüncü çeyrekte geçen senenin aynı dönemine kıyasla geriledi.
JPMorgan Chase’in hisseleri, karında yaşanmış olan düşüşe rağmen bankanın karı ve hasılatının beklentilerin üstünde gerçekleşmesi ve senelik ürem geliri tahminini yükseltmesi sonrası yüzde 5,24 kıymet kazanmıştır.
Wells Fargo’nun hisseleri de karının mevzubahis dönemde kaydedilen düşüşe karşın beklentileri aşmasıyla yüzde 7,08 terfi etti.
Mevcudiyet yöneticisi BlackRock’ın hisseleri de yönetimindeki varlıkların peşi sıra üçüncü çeyrekte üstün dereceli seviyeye ulaştığını bildirmesinin peşinden yüzde 4,33 terfi etti.
Tesla’nın hisseleri ise firmanın uzun süreden beri beklenen robotaksi “Cybercab”i tanıtmasına rağmen sunumun teknik detaylara ilişik bilgilerin tamamlanmamış olması dolayısıyla sıska bulunması sebebiyle yüzde 12,91 kıymet yitirdi.
New York borsası pozitif yönde seyretti
Mevzubahis gelişmelerle Amerika’nin 10 senelik tahvil faizi haftayı 11 baz puan artışla yüzde 4,08’den, dolar endeksi yüzde 0,4 artışla 102,9 seviyesinden bitirdi.
Altının ons fiyatı geçen hafta yüzde 0,1 artışla 2 bin 657,3 dolara, Brent petrolün varil fiyatı, 0,9 yükselişle 78,6 dolara çıktı.
New York borsası, Amerika ekonomisinin “yumuşak iniş” yapılabileceğini yönelik beklentilerin artmasıyla geçen hafta pozitif yönde seyretti.
Bu gelişmelerle, Nasdaq endeksi yüzde 1,12, Dow Jones endeksi yüzde 1,21, S&P 500 endeksi yüzde 1,11 kıymet kazanmıştır.
Önümüzdeki hafta salı New York Fed endüstri endeksi, perşembe perakende satışlar, Philadelphia Fed İmalat Endeksi, endüstri üretimi, haftalık işsizlik maaşı başvuruları, cuma mesken başlangıçları ve inşaat izinleri takip edilecek.
Avrupa’da gözler ECB’nin ürem sonucuna çevrildi
ECB’nin önümüzdeki hafta yapacağı para politikası toplantısında gevşeme sürecine devam etmesi beklenirken, bölge genelinden gelecek enflasyon ve ekonomik aktiviteye yönelik veri akışı yakından takip ediliyor.
Bankanın gelecek haftaki toplantısında 25 baz puanlık bir faiz indirimine daha gitmesi öngörülüyor. Almanya’da hükümet bu sene için daha ilkin yüzde 0,3 olarak açıklanan gelişme beklentisini, eksi yüzde 0,2 olarak güncelledi.
ECB’den davranışlarında ölçülü duruş
Bunun yanı sıra açıklanan ECB’nin eylül ayı para politikası toplantı tutanakları ECB Idare Konseyi üyelerinin dezenflasyon periyodunun yolunda gitmesinden memnun olmalarına karşın daha çok siyaset gevşemesi hikayesinde davranışlarında ölçülü bir duruş sergilediklerini ortaya koydu.
Konsey üyelerinin değerlendirmelerinin yer almış olduğu tutanaklarda, ECB’nin fiyat baskıları göz önüne alındığında kademeli bir siyaset gevşemesini savunduklarını gösterdi. Çekirdek enflasyon ve hizmet sektöründe enflasyonun daha inatçı olabileceğine ve beklentiler dahilinde düşmeyebileceğine işaret edilen tutanaklarda, manşet enflasyondaki son gerilemenin oldukça değişken olan enerji fiyatlarındaki düşüşten büyük seviyede etkilendiği kaydedildi.
Öte taraftan ECB üyesi Bostjan Vasle meydana getirdiği açıklamada, enflasyon risklerinin azaldığını belirterek, “ECB önümüzdeki hafta faizleri düşürmeye karar verse bile, bu otomatik olarak aralık ayında bir indirim daha yapılacağı anlamına gelmez” ifadesini kullandı.
Gözler Almanya ekonomisinde
Bölgede açıklanan verilere bakılırsa, Almanya’da eylül Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) aylık olarak değişiklik göstermezken, senelik bazda 1,6 artış ile beklentiler dahilinde gerçekleşti. Ülkede, ağustosta dış tecim fazlası 22,5 milyar Euro ile beklentilerin üstünde gerçekleşti.
Almanya’da ek olarak endüstri üretimi, ekonomideki gerilemeye karşın ağustosta motorlu taşıt imalatındaki mühim yükselişle, bundan önceki aya bakılırsa yüzde 2,9 artarak beklentileri aştı.
Ülkede, yapınak siparişleri ağustosta yüzde 5,8 düştü.
Euro Bölgesi’nde eylülde eksi 15,4 puan olan Genel Yatırımcı Emniyet Endeksi bu ay eksi 13,8 puan oldu. Alman otomotiv endüstrisinin satışları senenin ilk yarısında senelik yüzde 4,7 düşerek 269,5 milyar Euroya geriledi. Euro Bölgesi’nde perakende satışlar ağustosta aylık bazda yüzde 0,2, senelik bazda yüzde 0,8 arttı.
Avrupa’da resesyon endişeleri varlığını koruyor
Avrupa borsalarında geçen hafta İngiltere hariç alış ağırlıklı bir seyir izlenirken, bölge genelinde resesyon endişeleri varlığını koruma devam ediyor.
Bu gelişmelerle İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 0,33 kıymet kaybederken, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,48, İtalya’da MIB 30 endeksi yüzde 2,12 Almanya’da DAX 40 endeksi yüzde 1,32 kıymet kazanmıştır.
Önümüzdeki hafta salı İngiltere’de işsizlik payı, Euro Bölgesi’nde endüstri üretimi, Almanya’da ZEW endeksleri, çarşamba İngiltere’de enflasyon, perşembe ECB’nin ürem sonucu takip edilecek.
Asya borsaları komplike seyretti
Asya tarafında ise geçen hafta komplike bir seyir seyredildi.
Geçen hafta Çin’in ana para piyasalarının sıhhatli gelişimini teşvik etmek için adımlar atacağına yönelik haber akışına rağmen Çin borsasında satış ağırlıklı bir seyir egemen oldu.
Çin Merkez Bankasından (PBoC) meydana getirilen açıklamada, başlangıç için 500 milyar yuan (70,7 milyar dolar) hacminde olması öngörülen yeni takas aracının, “sermaye piyasalarının sağlıklı gelişimini teşvik etmeyi amaçladığı” açıklandı.
Yeni takas aracıyla, menkul kıymetler şirketleri, yatırım fonları ve sigorta şirketleri, pay senedi piyasalarında yatırım için kullanılmak suretiyle devlet tahvilleri ve gömü bonolarını, kurumsal tahviller, pay senetleri ve borsa fonlarını güvence göstererek takas edebilecek.
Yeni mekanizmanın kurumsal yatırımcılara, pay senedi piyasalarına yatırım yapılması kaydıyla daha azca likit varlıklarını daha yüksek likit varlıklarla değiştirmesine izin verecek.
Çin’den yeni teşvikler
Öte taraftan Çinli yetkililer bugün ekonomik teşvik paketi ifade etti. Buna bakılırsa, mesken alımlarında kullanılmak için hususi amaçlı bonolara imkan sağlama sonucu alınırken, yetkililer borçlanmanın ve bütçe açığının artırılması için alanlar bulunduğunu belirtti.
Teşvikler kapsamında hükümetin yöresel idare hususi tahvil gelirlerinin kullanılabileceği alanları genişletmek için çalmış olduğu da kaydedildi.
Analistler, açıklanan teşvik paketinin piyasalar üstündeki etkilerinin takip edileceğini belirtti.
Japonya’da ürem tartışmaları
Ayrıca Japonya’nın yeni Başbakanı İşiba Şigeru, 27 Ekim’de yapılacak erken seçim öncesi Temsilciler Meclisini feshetti. Geçen hafta yeni kabinesiyle göreve süregelen Başbakan İşiba, erken genel seçimde ilk siyasal imtihanını vermeye hazırlanıyor.
Bölgedeki ülkelerin merkez bankası yetkililerinin lafla yönlendirmeleri de devam ederken, Japonya Merkez Bankası (BoJ) Başkan Yardımcısı Ryozo Himino, banka idare kurulunun ekonomik ve fiyat tahminlerinin gerçekleşeceğine “daha fazla güveni” olması halinde merkez bankasının ürem oranlarını ayarlamayı düşüneceğini söylemiş oldu.
Japonya’nın yeni ekonomi bakanı Ryosei Akazawa, meydana getirdiği açıklamada “BoJ’un parasal desteğin derecesini ekonomik ve fiyat gelişmelerine göre nasıl ayarlayacağına dair kararına güveniyoruz.” ifadesini kullandı.
Japonya’da eylül ayına ilişik Müstahsil Fiyat Endeksi (ÜFE) senelik bazda yüzde 2,8 ile beklentilerin üstünde gerçekleşti.
Asya’da ürem indirimleri
Dolar/yen paritesi haftayı yüzde 0,2 artışla 149,1 seviyesinden bitirdi.
Öte taraftan, Cenup Kore Merkez Bankası siyaset ürem oranlarını beklentiler dahilinde 25 baz puan düşürerek yüzde 3,25 seviyesine indirdi. Yeni Zelanda Merkez Bankası yüzde 5,25 olan siyaset faizini 50 baz puan düşürerek 4,75 seviyesine indirirken, Hindistan Merkez Bankası siyaset faizini yüzde 6,50 seviyesinde durağan(durgun) tuttu.
Bu gelişmelerle haftalık bazda Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 2,51, Cenup Kore’de Kospi endeksi yüzde 1,05 kıymet kazanırken, Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 6,53 Çin’de Şanghay sentetik endeksi yüzde 3,56 kıymet yitirdi.
Önümüzdeki hafta pazartesi, Çin’de dış tecim dengesi, salı Japonya’da endüstri üretimi ve kapasite kullanması, perşembe Japonya’da dış tecim dengesi, cuma Japonya’da enflasyon, Çin’de gelişme, endüstri üretimi ve perakende satışlar takip edilecek.
Yurt içerisinde gözler TCMB’nin ürem sonucuna çevrildi
Türkiye’nin cari işlemler hesabında ağustosta 4 milyar 324 milyon dolar, altın ve enerji hariç cari işlemler hesabında 9 milyar 14 milyon dolarlık fazla oluştu. Mevzubahis veri Ağustos 2019’dan bu yana en yüksek aylık cari fazlaya işaret ederken, ödemeler dengesi 2021’den bu yana da ilk defa üst üste 3 ay fazla vermiş oldu.
TCMB Piyasa Katılımcıları Anketi’ne bakılırsa, Tüketici Fiyat Endeksi’nde (TÜFE) artış beklentisi sene sonu için yüzde 44,11’e yükselirken, 12 ay sonrası için yüzde 27,49’dan 27,44’e ve 24 ay sonrası için yüzde 18,38’den 18,08’e geriledi.
IMF’den Türkiye yorumu
Internasyonal Para Fonu (IMF), Türkiye’de yetkililerin kademeli siyaset ayarlaması çerçevesinde enflasyonun daha da düşmesinin beklendiğini bildirdi.
IMF’den meydana getirilen açıklamada, 27 Eylül’de Türkiye ile 4. madde konsültasyonunun tamamlandığı açıklandı.
Ekonomik tahminlere de yer verilen açıklamada, Türkiye ekonomisinin 2024’te yüzde 3, 2025’te yüzde 2,7, 2026’da yüzde 3,2, 2027’de yüzde 3,4, 2028’de yüzde 3,7 ve 2029’da yüzde 3,9 büyümesinin beklendiği açıklandı.
İşsizlik oranının önümüzdeki yıl bir miktar artıştan sonrasında kademeli olarak düşeceği, bu sene yüzde 9,3, 2025’te yüzde 9,9 ve takip eden yıllarda gerileyerek 2029’da yüzde 9,2 olacağının öngörüldüğü anlatım edildi.
Sene sonu enflasyon beklentisinin bu sene için yüzde 43, 2025’te yüzde 24, 2026’da yüzde 17,2, 2027’de yüzde 15,3 ve 2028 ile 2029’da yüzde 15 olduğu belirtilen açıklamada, cari açığın gayrisafi yurt içi hasılaya oranının bu sene yüzde 2,2 olacağının, 2029’da yüzde 1,9’a gerileyeceğinin tahmin edilmiş olduğu bildirildi.
Yurt içi fiyatlamalar
Yurt içerisinde geçen hafta düşüş eğilimi öne çıkarken, Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi haftayı yüzde 2,56 kıymet kaybederek 8.876,22 puandan bitirdi.
Dolar/TL, haftayı bundan önceki kapanışın yüzde 0,1 üzerinde 34,2834’ten kapattı.
Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 8.870 ve 8.710 puanın yardımcı, 9.165 ve 9.300 seviyelerinin mukavemet konumunda bulunduğunu kaydetti.
Önümüzdeki hafta salı bütçe dengesi, çarşamba mesken fiyat endeksi, perşembe TCMB’nin Para Politikası Kurulu toplantısında açıklayacağı ürem sonucu ile mesken satışları takip edilecek.