Ekonomi

Bakan Şimşek: Asgari ücret enflasyonun üstünde seyredecek

  • Aralık 17, 2024
  • 0

TBMM Genel Kurulunda, Gömü ve Maliye Bakanlığının 2025 yılı bütçesi görüşüldü. Orta Vadeli Program ile mühim kazanımların bulunduğunu belirten Şimşek, makrofinansal istikrarı güçlendirdiklerini söylemiş oldu. Ekonomide yine dengelenmeyi

Bakan Şimşek: Asgari ücret enflasyonun üstünde seyredecek

TBMM Genel Kurulunda, Gömü ve Maliye Bakanlığının 2025 yılı bütçesi görüşüldü.

Orta Vadeli Program ile mühim kazanımların bulunduğunu belirten Şimşek, makrofinansal istikrarı güçlendirdiklerini söylemiş oldu. Ekonomide yine dengelenmeyi sağladıklarını ve şoklara karşı dayanıklılığın artırıldığını dile getiren Şimşek, cari açığın ulusal gelire oranının yüzde 5,5’ten yüzde 1’in dibine inmiş olmasının kıymetli bulunduğunu söylemiş oldu.

“REZERVLERDEKİ ARTIŞ DIŞ KAYNAK VE PORTFÖY TERCİHLERİNDEN”

Rezervleri artırarak biriki düşüklüğünü kaygı deposu olmaktan çıkardıklarının altını çizen Şimşek, bunun “carry trade üzerinden sağlandığı” iddialarının ise doğru olmadığını, artışın üçte ikisinden fazlasının uzun vadeli, makul maliyetli dış kaynak ve Türkiye’deki portföy tercihlerinden kaynaklandığını belirtti.

Son 1,5 yılda ülke risk priminin 450 baz puandan fazla düştüğünün, aynı kuşakta gelişmekte olan ülkelerdeki risk primindeki düşüşün bunun 10’da biri bulunduğunun altını çizen Şimşek, “Program yoksa, program başarılı bir şekilde uygulanmıyorsa ülkenin risk primi kendisine benzer ülkelerden nasıl oluyor da aynı dönemde 10 kattan fazla düşüyor, diye sormak lazım.” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin dış kaynak maliyetinin yüzde 30 düştüğünü, gerçek sektör ve bankaların oldukça daha müsait koşullarda finansmana ulaştığı söyleyen Şimşek, Türk lirasına emniyet kazandırdıklarını, program öncesi yüzde 36 seviyesine düşen Türk lirasının toplam mevduat içerisindeki payının yüzde 57’yi aştığını beyan etti.

“KKM HESAPLARINDAN ZARAR SÖZ KONUSU DEGİL”

Kur Korumalı Mevduat (KKM) hikayesinde stakların düşüşe devam ettiğini belirten Şimşek, “KKM, tam 68 haftadır kesintisiz şekilde düşüyor. KKM stoku geçen sene 3,4 trilyon lirayla zirvedeydi, bugün itibarıyla 1,2 trilyon liranın altına düştü. 2024’te mevduat faizi ortalama yüzde 54,6 ama kur artışı bunun yarısı bile değil. Dolayısıyla 2024’te devam eden KKM hesaplarından herhangi bir zarar söz konusu değil.” diye konuştu.

Şimşek, Bütçe açığını denetim dibine aldıklarını ve düşürmeye başladıklarını söylemiş oldu. Bakan, Türkiye’nin bu yıl dünyada 3 büyük kredi derecelendirme kuruluşu tarafınca notu 2 aşama birden artan tek ülke olduğuna işaret ederek, programın hedeflerine değindi.

KÜRESEL AVANTAJLAR

Şimşek, “Küresel koşullar, programın başında zordu. Çünkü geçen sene küresel faizler yüksekti. Küresel ticarette artış zayıftı ve ticaret ortaklarımızın büyümesi oldukça düşüktü. Ancak 2025’te küresel koşullar program açısından çok daha elverişli hale gelecek. Çünkü 2025’te ticaret ortaklarımızın büyüme performansının iyileşmesi bekleniyor. Bu yıl faiz indirimlerine başlayan gelişmiş ve gelişmekte olan ülke merkez bankalarının önümüzdeki dönemde de indirimlere devam etmesi, yani küresel finansal koşulların daha elverişli olması bekleniyor. Emtia fiyatlarının düşük seyredeceği tahmin ediliyor. Bütün bunlar program açısından olumlu.” ifadelerini kullandı.

“ENFLASYONU KALICI OLARAK DÜŞÜNLEK İÇİN GEREKİN ZEMİNİ OLUŞTURDUK”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde AK Parti hükümetleri olarak daima daha müreffeh Türkiye inşa etme hedefiyle çalıştıklarını özetleyen Şimşek, laflarını şu şekilde sürdürdü:

“Makroekonomik dengesizlikleri gidermek için uyguladığımız politikalarla 2024’te iç talep yavaşladı ve ekonomide yeniden dengelenme başladı. Dezenflasyon sürecinde büyüme öngörülerimiz doğrultusunda. Kısa vadede yavaşladı. Ancak bu geçicidir. Sanayi üretimindeki sınırlı daralmaya bakarak genel ekonomik gidişata ilişkin yorum yapmak eksiklik olacak. Çünkü ekonominin geri kalan yaklaşık yüzde 79’u büyümeye devam etmektedir. Önümüzdeki yıl daha destekleyici olacak olan küresel koşullarla birlikte dezenflasyon sayesinde oluşacak elverişli yurt içi finansal koşullar ve artan reel sektör güveninin ekonomik aktiviteyi olumlu etkilemesini bekliyoruz.”

ENFLASYON MAYIS ZİRVESİNE GÖRE 28 PUAN GERİLEDİ

Bakan Şimşek, enflasyonun bu senenin mayıs ayındaki doruk seviyesine nazaran 28 puan gerilediğinin altını çizerek, şunları kaydetti:

“Dezenflasyona yönelik politikalara daha geç tepki veren ve geriye dönük fiyatlamanın olduğu hizmetlerde enflasyon yüksek seyrediyor. Vatandaşlarımız müsterih olsun. Gıdadan dayanıklı mallara, eğitimden ulaştırmaya birçok alanda enflasyonda hissedilebilir yavaşlama başladı. 2025’te devam edecek. Enflasyonu kalıcı olarak düşürmek için gerekli zemini oluşturduk, çerçeve şekillendi. 2025’te 4 temel faktör nedeniyle enflasyon düşmeye devam edecek. Birincisi, para politikasının gecikmeli etkisi daha belirgin hale gelecek. İkincisi, bütçe açığını azaltarak, kamu maliyesinin enflasyonla mücadeleye daha güçlü destek vermesini sağlayacağız. Üçüncü olarak bütçe imkanları çerçevesinde bazı yönetilen ve yönlendirilen fiyatları enflasyon hedefiyle uyumlu şekilde belirleyeceğiz. Son olarak gıda, konut ve enerji gibi temel alanlarda arzı artıracak proje ve reformlara hız vereceğiz.”

“VERGİ ADALETİNİ GÜÇLENDİRECEĞİZ”

56 milyar dolar olan cari açığın bugün ortalama 8 milyar dolar seviyesine düştüğünü, cari açıkta düşüşü kalıcı hale getirmek için yapısal reformların hızlandırılması icap ettiğini belirten Şimşek, “Kamu İhale Kanunu’nda çok kapsamlı revizyona gittiklereni belirtti. KİT yönetişim reformu konusunda da yapısal reformu tamamlayıp yine taslağı partimizin yetkililerine ilettik.” dedi.

Şimşek, Internasyonal Finans Enstitüsü verilerine nazaran, 60 gelişmiş ve gelişmekte olan ülke içinde Türkiye’nin en düşük amme borcuna haiz 6’ncı ülke bulunduğunu, Türk lirası cinsinden borçlandıklarını, borcun vadesini uzatarak stokun refinansman riskini azalttıklarını, ürem riskini azaltmak için değişken faizli borçlanmanın payını sınırladıklarını ve kuvvetli nakit rezervi tutuklarını belirtti.

Vergi masraflarını başta vergi adaleti olmak suretiyle, ekonomik, toplumsal ve çevresel hedefleri desteklemek için faal siyaset aracı olarak kullandıklarına dikkati çeken Şimşek, Türkiye’nin gelişme potansiyelini artıran, istihdama katkı sunan yatırım, üretim, AR-GE, ihracat faaliyetlerine vergisel teşvikler verdiklerini söylemiş oldu.

Şimşek, “vergi harcamalarının sadece sermaye kesimine sağlandığı yönündeki” iddiaların da hakikatı yansıtmadığını anlatım ederek, “En büyük vergi harcama kalemi nedir biliyor musunuz? Asgari ücretten vergi almamamızın 2025’teki maliyeti 853 milyar lira. Bütün vergi harcamalarının neredeyse 3’te biri. AR-GE faaliyetleri ve istihdam sağlayacak yatırımlar için 683 milyar lira vergi harcaması öngörüyoruz. Biz yatırımları desteklemeyelim mi? AR-GE’yi desteklemeyelim mi?” diye konuştu. Şimşek, vergi borçlarının silmiş olduğu iddialarının da hakikatı yansıtmadığına işaret etti. Şimşek, “Meclisimizin kanun düzenlemesiyle ancak alacaklar silinebilir.” ifadesini kullandı.

ASGARİ ÜCRET ENFLASYONUN ÜZERİNDE SEYREDECEK”

Bakan Şimşek, çalışanların ve emeklilerin daima yanında olduklarını vurgulayarak, aylık ve ücretlerde iyileştirmelere gidildiğini ve enflasyonun üstünde artış yapıldığını söylemiş oldu. Şimşek, “Çalışanlarımızı, emeklilerimizi enflasyona ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz. Enflasyon şu anda yüzde 47’dir, yıl sonu muhtemelen yüzde 45 olacak. Bu yıl en düşük memur maaş artışı yüzde 78. Enflasyonun 1,7 katı. En düşük emekli aylığı yüzde 68 arttı, enflasyonun 1,5 katı. Asgari ücret de muhtemelen enflasyonun üzerinde seyredecek.” değerlendirmelerinde bulunmuş oldu.

Bütçede öğrencilerin, gençlerin, engellilerin, 65 yaş üzeri büyüklerin, çiftçilerin, esnafın, sanatkarların, çalışanların, emeklilerin ve topluluğun tüm kesimlerinin olduğunu belirten Şimşek, laflarını şu şekilde sürdürdü:

“Temelleri sağlamlaştırmak hususunda önemli mesafeler kaydettik. Küresel ekonomide karşı karşıya kaldığımız meydan okumaların ve ülkemizdeki yapısal sorunların kolay çözümü olmadığını biliyoruz, kabul ediyoruz. Bu sorunları çözmek için uyguladığımız bir program var, bunu kararlılıkla uygulamaya devam edeceğiz. Çünkü amacımız bir taraftan makrofinansal istikrarı tesis etmek, bir taraftan tabii ki temel sorunları çözmektir. Kaynaklarımızı daha verimli kullanarak yatırımı, istihdamı, ihracatı artıracağız. Enflasyon yeni bir sorun değil. 70’lerde, 80’lerde, 90’larda da sorundu. AK Parti döneminde tek haneye indirmiştik, tekrar tek haneye indireceğiz.”