Kapanışta Dow Jones endeksi, 600 puanın üstünde kıymet kazanmıştır ve yüzde 1,56 artarak 40.212,71 puana ulaştı.

S&P 500 endeksi yüzde 1,81 artışla 5.363,36 puana ve Nasdaq endeksi yüzde 2,06 hasılatla 16.724,46 puana çıktı.

Amerika yönetiminin tarifelere ait adımları ve bunların iktisat üstündeki ihtimaller içinde tesirleri belirsizlik deposu olmayı sürdürürken hisse piyasalarında hafta kapanışında pozitif yönde bir seyir seyredildi.

Trump’ın Çin hariç öteki tecim ortakları için ek tarifeleri 90 gün süreyle durdurduğunu duyurmasının arkasından çarşamba günü yaşanmış olan rallinin etkisiyle endekslerde haftalık bazda yükseliş kaydedildi.

Dow Jones endeksi haftalık bazda yüzde 4,95, S&P 500 endeksi yüzde 5,7 ve Nasdaq endeksi yüzde 7,29 kıymet kazanmıştır.

Trump’ın, Amerika’nin tecim ortaklarına yönelik ek tarifeleri 90 gün süreyle askıya almasına karşın Çin’e toplamda yüzde 145 oranından tarife uygulaması, dünyanın en büyük iki ekonomisi arasındaki restleşmenin nereye varacağına dair endişeleri derinleştirmişti.

class=”medyanet-inline-adv”>

En son Çin yönetimi, Washington’ın tarife artışına tahsisat Amerika’den ithal edilen ürünlere yönelik gümrük vergisini yüzde 125’e yükseltti.

Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt, bugün icra ettiği açıklamada, Amerika Başkanı Trump’ın Çin ile tarifeler hikayesinde bir antak kalma yapabileceği hikayesinde “iyimser” bulunduğunu söylemiş oldu.

Avrupa tarafınca ise Avrupa Donanması (AB) Komisyonu Ticaretten Görevli üyesi Maros Sefcovic’in tarifelerle alakalı görüşmeler yapmak suretiyle pazartesi günü Washington’a gideceği haberi geldi.

Hafta boyu tarife restleşmeleriyle sarsılan piyasalarda haftanın son muamele gününde yaşanmış olan yükselişte tarifelere ait görüşme iyimserliğinin yanı sıra Amerika Merkez Bankası (Fed) yetkilisinin değerlendirmeleri de müessir oldu.

Boston Fed Başkanı Susan Collins, Fed’in finansal piyasalarda kargaşa yaşanması niteliğinde istikrarı sağlamak için elindeki araçları kullanmaya hazır olacağını belirtti.

Öteki Fed yetkililerinin lafla yönlendirmeleri de takip edilirken, New York Fed Başkanı John Williams, Trump yönetiminin mevcut tecim politikalarının bu sene enflasyonu hızlandıracağını, Fed’in uzun vadeli enflasyon beklentilerinin kontrolden çıkmasını önlemesinin ehemmiyet taşıdığını altını çizdi.

class=”medyanet-inline-adv”>

St. Louis Fed Başkanı Alberto Musalem de kısa vadede enflasyonun artarken iş gücü piyasasının zayıflayabileceği yönünde bir risk olduğunu, gelen verilerin dikkatle izlenmesi icap ettiğini kaydetti. Tarifelerin enflasyonist etkilerinin birtakım durumlarda kalıcı olabileceği mevzusundaki endişesini belirten Musalem, uzun vadeli enflasyon beklentilerinin durağan(durgun) tutulmasının mühim bulunduğunu aktardı.

Tarifelerin ekonomik tesirleri de değerlendirilmeye devam edilirken, Amerika’de açıklanan makroekonomik veriler ile bankaların ilk çeyrek bilançoları yatırımcılar tarafınca yakından takip edildi.

Amerika’de dün tüketici enflasyonunun yavaşladığını yayınlayan veriler sonrası bugün de müstahsil tutarları martta aylık bazda beklentilerin aksine azalış kaydetti. Ülkede Müstahsil Fiyat Endeksi (ÜFE), martta aylık bazda yüzde 0,4 azalırken, senelik bazda yüzde 2,7 ile beklentilerin altında arttı.

class=”medyanet-inline-adv”>

Amerika’de Michigan Üniversitesince ölçülen tüketici emniyet endeksi ise tecim savaşı endişelerinin etkisiyle nisanda 50,8’e inerek Haziran 2022’den bu yana en düşük seviyesini kaydetti.

Tüketicilerin kısa vadeli enflasyon beklentisi nisanda yüzde 5’ten yüzde 6,7’ye yükselerek 1981’den beri en yüksek seviyesine çıktı. Uzun vadeli enflasyon beklentisi de yüzde 4,1’den yüzde 4,4’e yükselirken, 1991’den bu yana en yüksek kıymeti görmüş oldu.

Amerika’de bilanço sezonu da bankaların finansal sonuçlarıyla başlarken, bu senenin ilk çeyreğinde JPMorgan Chase’in net karı yüzde 9,1, Wells Fargo’nun yüzde 6 ve Morgan Stanley’nin yüzde 26,5 terfi etti.

Finansal sonuçlarının beklentilerin üstünde gelmesi sonrası JPMorgan Chase’in hisseleri yüzde 4 ve Morgan Stanley’nin hisseleri yüzde 1,43 artarken, Wells Fargo’nun hisseleri yüzde 0,95 kıymet yitirdi.

class=”medyanet-inline-adv”>

Tahvil piyasasında ise yükselişini sürdüren Amerika’nin 10 senelik tahvil faizi gün içerisinde yüzde 4,59 ile 13 Şubat’tan bu yana en yüksek seviyesini görmesi sonrası haftayı yüzde 4,49 seviyesinde bitirdi.

Analistler, Trump’ın tecim hamlelerinin yatırımcıların Amerika varlıklarını elden çıkarıp öteki küresel “güvenli liman” varlıklara yönelmesine niçin bulunduğunu belirtti.

Yatırımcıların genel anlamda belirsizlik dönemlerinde Amerika tahvillerine yöneldiğini anlatım eden analistler, sadece bu hafta bunun tam tersinin görüldüğünü, Çin ve Japonya’nın tecim gerilimlerinin arttığı bir dönemde tahvil sattıkları yönünde spekülasyonlar yapıldığını aktardı.