MEHMET ŞİMŞEK’TEN AÇIKLAMA!
Gömü ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, İstanbul’da “MÜSİAD 2024 Yılı Değerlendirmesi ve 2025 Yılı Beklentileri” programında konuştu. Bakan Şimşek “Yeni ABD yönetimi seçim öncesi söylediklerini amel ederse, Çin’e yüzde 60 gümrük tarifesi artışına giderse bu bizi dolaylı olarak ciddi şekilde etkileyebilir” dedi. Şimşek “Dolar hepimizi ilgilendiriyor, küresel para birimi. Dolardaki dalgalanma bizi etkiliyor, hammaddeyi dolarla ithal edip ihracatı euroyla yapıyoruz” ifadesini kullandı. Mesken satışlarına ait olarak Şimşek “Dar gelirli vatandaşlarımızın, ilk defa konut alacakların konuta erişimi bu dönemin en önemli önceliği” laflarını söylemiş oldu.
“DAR GELİRLİ VATANDAŞIMIZ İLK KONUTUNU ALACAK”
Dar gelirli yurttaşlarımızın ilk kere mesken alacakların konuta erişimi bu çağın en mühim önceliği. Yaşam pahalılığının en mühim bileşeni kira, bundan dolayı de bu alana büyük ehemmiyet vereceğiz. Depremin tesiri azaldıkça kaynağın en büyük kısmını mesken arzı kanalına yönlendireceğiz. Mesken arzını artıracak tüm tedbirleri alacağız. Besin arzı çoğaltmak da öncelik alanlarımızdandır. Enerjide mühim bir sübvansiyon var, devam ettiriyoruz, hem elektrik bununla birlikte naturel gazda. Yenilenebilir enerjiye öncelik veriyoruz.
İç talepte bir yavaşlama oldu, net ihracatın katkısı artıya dönecek, nispeten düşük fakat enflasyon ve dış aleni yaratmayan geçici olarak daha makul gideceğiz, hemen sonra yüksek büyümenin temellerini sağlayacağız demiştik. Ekonomik aktiviteye baktığımızda resmi iyi okumak lazım, Türkiye ekonomisinin %77’si endüstri dışı sektörler, hizmet sektöründe gelişme kuvvetli. Kısa vadede imalat sanayiinde geçici sınırı olan bir düzeltme vardı, genel hatlarıyla gerçek kesim emniyet endeksi, kapasite endeksi, nereye bakarsanız bakın son birkaç aydır iyileşme başladı. İstihdam bizim için en mühim gösterge, son bir yılda 1 milyon kişiye istihdam sağlandı, imalat sanayii ve belli alanlarında sorun bulunduğunun farkındayız, sadece ekonominin geneli için bedbin olmak için niçin yok. “Rekabet gücünü kaybettik” korkuları var, AB ithalatında düşüş var, Türkiye’nin AB’ye ihracatında düşüş yok, artış var. Yaşadığımız birtakım sıkıntıları rekabet gücünden oldukca küresel gelişmelere bağlamakta yarar var.