Amerika’deki başkanlık seçimleri ve Fed’in adımlarına ait belirsizliklerin dolar talebinin kuvvetlenmesine niçin olması ve tahvil faizlerindeki yükseliş, emtia piyasasında bir yandan satış baskısına niçin olurken, öteki yandan jeopolitik risklerden ötürü kıymetli metaller ve enerji grubunda yükselişler görüldü.

Dolar endeksi, 29 Eylül’de, ortalama yüzde 4,5 yükselerek 30 Temmuz’dan bu yana en yüksek düzen olan 104,6’ya çıkmasının arkasından 104,3 seviyesinde dengelendi.

Amerika’nin 10 senelik tahvil faizi de haftayı 17 baz puan artışla yüzde 4,25 seviyesinden bitirdi.

Fed’in ürem oranını 50 baz puan düşürmesinden sonrasında Amerika’nin 10 sene vadeli gömü tahvili faizinin arttığına ve yüzde 4,26 seviyesine kadar yükseldiğine işaret eden analistler, bu hareketin iyileşen ekonomik verilerin yanı sıra Bankanın bundan sonraki ürem indirimlerinde daha agresif olmayacağına dair beklentilerden kaynaklandığını söylemiş oldu.

class=”medyanet-inline-adv”>

Analistler, siyasal belirsizlikler, enflasyon endişesi ve Fed’in öngörülenden daha yavaş ürem indirme olasılığının piyasalarda fiyatlamaları zorlaştırdığını belirterek, yatırımcıların en azından seçimler sonuçlanana kadar “bekle-gör” tutumunu takınabileceğini aktardı.

Bu gelişmelerle emtia piyasasında geçen hafta komplike bir seyir seyredildi.

DEĞERLİ METALLERDE ALTIN REKOR KIRARKEN, PALADYUMDAKİ YÜKSELİŞ DİKKATİ ÇEKTİ

2 bin 758,5 dolarla üstün dereceli tazeleyen altının ons fiyatı geçen hafta yüzde 1 terfi etti. Ons bazında gümüşte sınırı olan bir yükseliş izlenirken, paladyum yüzde 10,4, platin yüzde 0,9 kıymet kazanmıştır.

Dünya çapında, Amerika ekonomisinin “yumuşak iniş” yapabileceği beklentisi kuvvetli kalmaya devam ederken, Orta Şark’da idame eden jeopolitik gerilimin tesiri, altını desteklemeyi sürdürüyor.

Analistler, önümüzdeki yıl altının ons fiyatının 3 bin doları kontrol edebileceğini, Fed’in ürem indirimi döngüsünün muhtemelen dolara olan talebi azaltabileceğini, bunun da altının ons fiyatını destekleyebileceğini söylemiş oldu.

İsrail-İran gerginliği ile Amerika ekonomisine yönelik belirsizliklerin devam etmesi sebebiyle yatırımcılar altın şeklinde güvenilir limanlara yöneliyor.

class=”medyanet-inline-adv”>

Analistler, Amerika’nin borcunun artmasının da altın fiyatlarını destekleyebileceğini dile getirdi.

Amerika’nin borcu arttıkça, hükümettin borcu kapatmak için para basmaya başvurabileceğini ve bunun da doların kıymetini düşürebileceğini söyleyen analistler, bu durumda da altının güvenli bir kıymet gizleme aracı olarak cazibesini artırdığını belirtti.

Analistler, elektronik ve yenilenebilir enerji sektörlerinin yanında gümüşün askeri alanda da kullanıldığına dikkati çekerek, jeopolitik gerilimlerin gümüş fiyatlarını da direkt destekleyebileceğini kaydetti.

Paladyum, Amerika’nin Rusya’nın paladyum ve titanyum ihracatına yaptırım uygulayabileceğine yönelik haber akışıyla terfi etti.

class=”medyanet-inline-adv”>

Dolara olan talebin artması, baz metaller üstünde satış baskısı oluşturdu.

Baz metallerde ise tezgah üzeri piyasada geçen hafta fiyatlar libre bazında bakırda yüzde 0,5, kurşunda yüzde 1,3, nikelde yüzde 4,9 azalırken, alüminyumda yüzde 2,3, çinkoda yüzde 0,5 arttı.

Çinko tutarları, Kanada merkezli madencilik firması Teck Resources’un Kanada’daki izabe tesisinde çıkan yangın sonrası üretim hedeflerini düşürmesinin arkasından terfi etti. Firma, bu sene rafine çinko üretiminin daha ilkin beklenenden yüzde 12 daha düşük olabileceği açıklamasını yapmış oldu.

Çin’in kredi ürem oranlarında indirime gitmesinin talebi artıracağına yönelik umutları artırmasıyla alüminyum tutarları terfi etti.

class=”medyanet-inline-adv”>

Çin’de kurumsal ve emlak kredileri için gösterge faizi işlevi bulan 1 ve 5 senelik kredi ürem oranlarında (LPR) 25’er baz puanlık tenzilat belirtildi.

Milli Bankalar Arası Fon Merkezi’nden meydana getirilen açıklamaya nazaran, 1 senelik kredi ürem payı yüzde 3,35’ten yüzde 3,1’e, 5 senelik kredi ürem payı ise yüzde 3,85’ten yüzde 3,6’ya düşürüldü.

Brent petrolün varil fiyatı haftayı yüzde 3,7, New York Tecim Borsası’nda muamele bulan naturel gazın İngiliz termal birimi (MMBtu) cinsinden fiyatı da yüzde 11,8 arttı.

Brent petrol ve naturel gaz tutarları jeopolitik risklerin tırmanmasıyla terfi etti.

Ek olarak hava sıcaklıklarının düşeceğine ve arzın beklentilerin altında olacağına yönelik öngörüler naturel gaz fiyatlarında artışa yol açan başka bir unsur olarak öne çıktı.

class=”medyanet-inline-adv”>

TARIM GRUBU KARIŞIK SEYRETTİ

Geçen hafta Chicago Tecim Borsası’nda kile başına fiyatlar buğdayda yüzde 0,6 azalırken, mısırda yüzde 2,7, soya fasulyesinde yüzde 2,9, pirinçte yüzde 0,5 arttı.

Rusya ve Ukrayna’daki kuraklık endişeleri mısır fiyatlarında yükselişe niçin oldu.

Analistler, soya fasulyesi fiyatlarının ise uzun vakit düşük seviyelerde bulunduğunu vurgulayarak, bu yüzden soya fasulyesine talebin arttığını söylemiş oldu.

Amerika’de etkinlik yayınlayan emtia borsası Intercontinental Exchange’de libre bazında fiyatlar, şekerde yüzde 0,4, pamukta yüzde 0,4, kahvede yüzde 3,5 geriledi. Kakaonun ton başına fiyatı da haftayı yüzde 15 düşüşle bitirdi.

Brezilya’da yağışların artacağına dair öngörüler ve Brezilya realinin dolara karşı kıymet kaybetmesi, kahve ve şeker fiyatlarında gerilemeye niçin oldu.

Fildişi Sahili ve Gana’da yağışların artmasıyla azalan arza yönelik endişeler kakao fiyatlarında düşüşe yol açtı.